SORU: Zekât vermesi farz olmayan herkese zekât verilebilir mi?
CEVAP:
İnsanlar, zekât vermesi vacip olmayan herkesin zekât almasının helal olduğunu zannediyorlar, lakin bunlar birbirine bağlı değildir yani zekât vermesi farz olmayan herkes zekât alabilir diye bir genelleme yoktur. Çünkü kişi, zekâtın vacip olması bakımından nisap sahibi olmayıp, zekât malını almayı haram kılmayla ilintili (müteallık) olan zenginliğin sahibi olabilir yani kişi zekât vermeyi farz kılan nisap miktarı mala sahip olmayıp, zekât almayı haram kılan miktar mala sahip olabilir… Bunu anla, zira insanlar bundan gafildirler…
Zekât almanın haram olması, kurban kesmenin vacip olması, fıtır sadakası vermenin vacip olması, yakın akrabaya bakmanın vacip olmasını gerektiren miktar mala sahip olmak ile zekât vermeyi gerektiren nisap ayrıdır…
Bu (zekât almayı haram kılan) nisapta/miktarda malın çoğalması ve üzerinden bir sene geçmesi şart değildir…
Bu (zekât almayı haram kılan) nisap/miktar şudur: Bu, aslî ihtiyaçlardan hâlî mal olup bu mal;
1- Kıymeti iki nisaptan yani altın (80.18 gr) veya gümüşün (561,2 gr) nisabından birisine ulaşırsa…
2- Şayet bu mal aslî ihtiyaçlardan fazla ise (örneğin), evin (aslî ihtiyaçlardan fazla) eşyası, ehlinin olmayan (yani ehlinden başkasının elinde ki) kitaplar veya içinde oturmaya ihtiyacı olmadığı ev (gibi malı var ise sahibine zekât vermeyi de zekât almayı da haram kılar)…
Bu nisap sahibine yukarıda zikredildiği gibi zekât alması haram olur, vacip olan sadakaları alması haram olur, kurban kesmesi vacip olur, fıtır sadakası vermesi vacip olur, yakın akrabaya bakması vacip olur, nafile sadakayı alması haram değil, sadece istemesi haram olur, keza zekât verecek olanların (bu kimseye zekât) mallarından vermeleri de caiz olmaz…
Günlük yiyeceğine malik olan kişinin dilenmesi ise haramdır… (İbn-i Âbidîn, Kudûrî, Nûru’l-Îzâh, Hidâye ve Cezîrî -dört mezhebe göre- İslâm Fıkhı)