Sahur yapmanın, sahur yapmayı geciktirmenin ve iftarı hemen yapmanın hükmü nedir? Bu husustaki delil nedir ve hadiste geçen bereketten maksadın ne olduğunu açıklayınız. Sahur yemeği ne demektir? Sahur/seher vakti ne zamandır? Sahurda sadece su içilirse bu sünnet yerine gelmiş olur mu? Sahur yapmayı geciktirme ne zaman mekruh olur? İftar yapmada acele etme ne zaman müstehap olmaz? Müezzin ezan okur, ancak oruçlu kişi de güneş battığı zann-ı gâlibi hâsıl olmazsa iftar edebilir mi? İftar etmede müstehap olan acele etme vakti ne zamandır? Bir kimse İskenderiye Feneri gibi yüksek bir yerde bulunursa, iftarı bulunduğu fenerde güneşin batmasına göre mi yapar yoksa fenerin bulunduğu belde de güneşin batmasına göre mi yapar?

SORU: Sahur yapmanın, sahur yapmayı geciktirmenin ve iftarı hemen yapmanın hükmü nedir? Bu husustaki delil nedir ve hadiste geçen bereketten maksadın ne olduğunu açıklayınız. Sahur yemeği ne demektir? Sahur/seher vakti ne zamandır? Sahurda sadece su içilirse bu sünnet yerine gelmiş olur mu? Sahur yapmayı geciktirme ne zaman mekruh olur? İftar yapmada acele etme ne zaman müstehap olmaz? Müezzin ezan okur, ancak oruçlu kişi de güneş battığı zann-ı gâlibi hâsıl olmazsa iftar edebilir mi? İftar etmede müstehap olan acele etme vakti ne zamandır? Bir kimse İskenderiye Feneri gibi yüksek bir yerde bulunursa, iftarı bulunduğu fenerde güneşin batmasına göre mi yapar yoksa fenerin bulunduğu belde de güneşin batmasına göre mi yapar?

CEVAP:

Sahura kalkmak, sahuru geciktirmek ve iftarı acele yapmak müstehaptır. Delili şu hadistir: “Üç haslet Peygamberlerin ahlâkındandır; iftarı acele etmek, sahuru geciktirmek ve misvak tutunmak/kullanmak.”

Sahur yapmanın müstehap oluşunun delili, Ebû Dâvud haricindeki cemaatin (Buhârî, Müslim, Tirmizî, Neseî, İbn-i Mâce, Ahmed, Beğavî, Dâremî, Beyhakî, Ebû Ya’lâ, Abdurrezzâk, Ebû Nuaym ve diğerlerinin) Enes (r.a)’ten rivayet ettikleri şu hadistir: “Rasûlullah (s.a.v); “sahura (kalkın/sahur yapın) çünkü sahur (yemekte) bereket vardır” buyurmuştur. Buradaki bereketten maksadın, “ertesi günün orucuna kuvvet kazanmak veya sevabın ziyadeliği” olduğu söylenmiştir.

Sahur, seher vaktinde yenilen yemektir. Sahur/seher vakti de gecenin son altıda biridir.

el-Bahır sahibi şöyle demiştir: “Ulemanın sözlerinde (sahur yapma) sünnetinin sadece su (içme) ile hâsıl olacağını açık olarak görmedim. Ama hadisin zahiri bunu ifade etmekte olup bu hadis, İmam Ahmed’in (ve Heysemî’nin) rivayet ettiği; “sahurun hepsi berekettir. Onu terk etmeyin. Sizden biriniz bir yudum su olsa bile içerek (sahur yapsın, onu terk etmesin). Çünkü sahura kalkanlara Allah ve melekleri salât eylerler” hadisi şerifidir.”

Sahuru geciktirmenin müstehap olması, sahuru geç yapma ile (ertesi günün orucuna) yardım olunma manasının daha ziyade olduğundandır. Sahuru geciktirmenin müstehap olması, gecenin hala devam ediyor olduğunda (yani imsak vaktinin girmediğinde) bir şüphe etmeme şartına bağlıdır. (İmsak vaktinin girip girmediğinde) şüphe ederse, (bu durumda sahur) yemek sahih kavle göre mekruh olur.

İftar etmede acele edilmesi müstehaptır. Ancak bulutlu havada acele etmek müstehap değildir. Güneş battığı zann-ı gâlibi hâsıl olmadıkça, müezzin ezanı okusa bile (oruçlu kişi) iftar edemez. Yine iftarda müstehap olan acele etme, (akşam gökyüzünde) yıldızların görünmesinden öncedir.

el-Feyz sahibi şöyle demiştir: “Bir kimse İskenderiye Feneri gibi yüksek bir yerde bulunursa, kendince (kendi katında) güneş batmadıkça iftar edemez. Ama (İskenderiye Fenerinin bulunduğu) o beldenin halkı için (bulundukları mekânda) güneş daha önce batarsa onlar iftar edebilirler. Sabah namazı veya sahur hakkında fecrin doğması da öyledir.”

“Üç haslet Peygamberlerin ahlâkındandır: İftarı acele etmek, sahuru geciktirmek ve misvak tutunmak/kullanmak.” Bu hadisi el-Hidâye sahibi böyle rivayet etmiştir. el-Fetih sahibi (bu hadis hakkında) şöyle demiştir: “(Hadisin) bu şekilde/tarzda/vecihle olup olmadığını Allah bilir. Taberânî’nin Mu’cem’inde bu hadis şöyledir: “Üç haslet Peygamberlerin ahlâkındandır; iftarı acele etmek, sahuru geciktirmek ve namazda sağ eli sol el üzerine koymak.” Bu hadis müşkül görülmüş ve “sahur yapmak nasıl Peygamberler ahlâkından olabilir, hâlbuki onların şeriatlarında sahur yemek yoktu” denilmiştir. Fakat buna, “olduğunu biz bilmesek bile, onların şeriatlarında sahur olmadığını kabul edemeyiz (yani onlarda sahurun var olduğunu bilmediğimiz için yoktur diyemeyiz). (Sahur olmadığını kabul) etsek bile üç hasletin onlarda toplanması şart değildir” diye cevap verilmiştir.” (İbn-i Âbidîn, Oruç Bahsi)