Oruçlu kimse, dübürüne/makadına çubuk/değnek ve benzeri bir şey sokarsa orucu bozulur mu? Oruçlu kimse, bir odun çöpü/yonga veya iplik yutarsa orucu bozulur mu? Oruçlu erkek veya kadın dübürüne/makadına veya oruçlu kadın fercine parmağını sokarsa orucu bozulur mu? Bir kimsenin dübürü (rektum) dışarı çıkar da onu yıkarsa orucu bozulur mu? Oruçlu kadın, fercine pamuk parçası sokarsa orucu bozulur mu? Oruçlu kimse, istinca yaparken/helâda taharetlenirken aşırıya giderse orucu bozulur mu?

SORU: Oruçlu kimse, dübürüne/makadına çubuk/değnek ve benzeri bir şey sokarsa orucu bozulur mu? Oruçlu kimse, bir odun çöpü/yonga veya iplik yutarsa orucu bozulur mu? Oruçlu erkek veya kadın dübürüne/makadına veya oruçlu kadın fercine parmağını sokarsa orucu bozulur mu? Bir kimsenin dübürü (rektum) dışarı çıkar da onu yıkarsa orucu bozulur mu? Oruçlu kadın, fercine pamuk parçası sokarsa orucu bozulur mu? Oruçlu kimse, istinca yaparken/helâda taharetlenirken aşırıya giderse orucu bozulur mu?

CEVAP:

Oruçlu kimse, dübürüne/makadına çubuk/değnek ve benzeri bir şey sokar da bir tarafı dışarıda kalırsa orucu bozulmaz. Fakat çubuğun dışarıda hiçbir kısmı kalmayacak şekilde, tamamen iki tarafı/ucu da kayboluncaya kadar girdirirse/sokarsa orucu bozulur.

Keza oruçlu kimse, bir odun çöpü/yonga veya iplik yutar da (boğazında da kaybolmaz, bir ucu dışarıda kalırsa), hüküm yine budur (yani orucu bozulmaz). İplikte ona bağlı bir lokma bulunur (lokmanın bağlı olduğu ipliği boğazına salar, ipin diğer ucu da dışarıda bulunursa orucu yine bozulmaz. Zira lokmanın muttasıl/bağlı olduğu şeyin bir ucu dışarıdadır). Ancak (boğazına sarkıttığı lokmadan) bir parça ayrılır (koparsa, böylece kopan parça midesine gitmiş olacağından orucu) bozulur. Odun çöpü veya iplik boğazında kaybolduğu takdirde orucu bozulur. Bunun (yani makada çubuk sokma ve odun çöpü veya iplik yutmayla ilgili hükümlerin) ifade ettiği mana şudur: Orucun bozulması için, vücuda giren şeyin orada kalması yani kaybolması şarttır. Zira “orada kalmasından/istikrar kılmasından” murad, kaybolmasıdır. Kaybolmaz da bir tarafı dışarıda kalır yahut dışarıdaki bir şeye bağlı/muttasıl/ekli bulunursa kaybolma bulunmadığından dolayı bozulmaz.

Oruçlu (erkek veya kadın) kendi dübürüne/makadına veya oruçlu kadın fercine parmağını kuru olarak sokarsa orucu bozulmaz. Şayet parmağını ıslak/yaş olarak sokarsa bozulur, çünkü içeride ıslaklıktan bir şey kalır. Ama bu, sözün devamından da anlaşılacağı üzere, parmağını hukne aletinin/şırınganın girdirilip yapıldığı yere kadar batırdığına göredir. Tahtâvî şöyle demiştir: “Bunun mahalli/yeri, oruçlu olduğunu hatırlar halde olduğu zamandır. Hatırlamazsa bozulmaz.”

Fethû’l-Kadîr’de şöyle denilmiştir: “Bir kimsenin dübürü/rektum[1] dışarı çıkar da onu yıkarsa, onu kurulamadan kalktığı takdirde orucu bozulur. Kurularsa bozulmaz. Çünkü su, dübürün/rektum’un dışına ilişmiş/değmiş, sonra içeri girmeden kurumuştur.”

Oruçlu kadın, fercine pamuk parçası sokarsa, pamuk iyice kaybolduğu takdirde orucu bozulur. Eğer pamuğun bir tarafı/kısmı dışarıda kalırsa bozulmaz.

Oruçlu kimse, istinca yaparken/helâda taharetlenirken fazla mübalağa göstererek/aşırıya giderek hukne yerine ulaşırsa oruç bozulur. Lakin bu pek az başa gelmekle birlikte, şayet böyle yapılırsa büyük bir derde/hastalığa sebep olur. “Hukne yeri” (dübürün) bağırsaklara ilaç şırınga edildiği/verildiği/aktarıldığı yer olup (buna göre, istinca yaparken su, bağırsaklara ilacın şırınga edildiği/aktarıldığı yere kadar ulaşırsa orucu bozulur.) Bazı nüshalarda “hukne” kelimesinin yerine “mihkane” yani şırınga aleti denilmiş olup buna göre ise, taharetlenirken su, şırınga aletinin ucunun ulaştığı yere varırsa oruç bozulur. (İbn-i Âbidîn, Oruç Bahsi)

(Yukarıda orucun bozulduğu durumların hepsinde sadece kaza gerekir.)

 

[1] Rektum: Rektum, memelilerde kalın bağırsağın son bölümüdür. Anüse/makata açılır. Dışkının atılımdan önce tutulduğu yerdir. Rektumun son birkaç santimetresi deriye benzer bir doku ile kaplıdır. İnsanda rektum yaklaşık 12 cm uzunluğundadır.