Müslümanlar, kâdısı ve valisi olmayan bir memlekette/yerleşim yerinde bulunurlarsa, gökyüzü de kapalı ise, Ramazana başlama ve Bayram yapma hususunda nasıl davranırlar? Şehirlerde Ramazanın başladığına delalet etsin diye atılan top seslerine veya yakılan kandillere bakılarak oruca başlanabilir mi?

SORU: Hilali gören kişinin kâdıya haber vermesiyle oruca başlanacağını söylediniz. Şayet Müslümanlar, kâdısı ve valisi olmayan bir memlekette/yerleşim yerinde bulunurlarsa, gökyüzü de kapalı ise, Ramazana başlama ve Bayram yapma hususunda nasıl davranırlar? Şehirlerde Ramazanın başladığına delalet etsin diye atılan top seslerine veya yakılan kandillere bakılarak oruca başlanabilir mi?

CEVAP:

Eğer Müslümanlar, kâdısı ve valisi bulunmayan bir beldede veya köyde yaşıyorlarsa ve gökyüzü de kapalıysa, güvenilir (âdil) bir kişinin sözü ile (Ramazan) orucunu tutarlar. Bu durumda oruca başlamaları farzdır. es-Sirâc sahibi şöyle demiştir: “Valisi olmayan bir köyde/beldede hilali yalnız bir kişi görür de hilali gördüğüne dair şahitlik için de şehre gitmezse, güvenilir bir kimse olduğu takdirde onun sözü ile oruç tutarlar.”

Zahire bakılırsa, köyde yaşayanların top sesini işitmekle yahut şehirdeki kandilleri görmekle oruca başlamaları gerekir. Çünkü top sesi veya şehirlerde kandillerin yakılması, galebe-i zan yani kanaat verici/inandırıcı açık bir alamettir. Ulemanın beyanlarına göre ise galebe-i zan, ameli mucip bir hüccettir (yani bir hususta zann-ı galib varsa onunla amel etmek vaciptir). Top atılmasının veya kandillerin yakılmasının Ramazandan başka bir şey için olması ise uzak bir ihtimaldir. Zira âdet olduğu üzere yevm-i şek gecesinde böyle bir şey, ancak Ramazanın ispatı için yapılır.

Eğer Müslümanlar, kâdısı ve valisi bulunmayan bir beldede veya köyde yaşıyorlarsa ve gökyüzü de kapalıysa, iki adaletli kişinin haber vermesi ile bayram yaparlar. İki âdil kişinin hilali gördüklerini haber vermeleriyle bayram yapmaları vaciptir/farzdır. (Diğer kaynaklar bu hususta), “bayram yapmalarında beis yoktur” ifadesini kullanmışlardır. Buna sebep, iki kişinin sözü ile bayram yapmanın haram zannedilmesidir. (Yani böyle yapmak haram olmayıp, iki kişinin şahitliğini kabul etmek lazımdır.) Bu tarz ifadeler Ulemanın sözlerinde çokça görülmektedir.

Ramazan ve Bayram hilali hususlarında yukarıda anlatılan şekilde oruca başlanması ve bayram yapılması, zaruretten dolayı yani huzurunda şahitlik yapılacak kâdının bulunmamasından dolayıdır. (İbn-i Âbidîn, Oruç Bahsi)