Dâr-u Adl, Dâr-u Bağy, Dâr-u Emân, Dâr-u Harb, Dâr-u İslâm, Dâr-u Ridde ve Dâr-u Zimmet ne demektir?

SORU: Dâr-u Adl, Dâr-u Bağy, Dâr-u Emân, Dâr-u Harb, Dâr-u İslâm, Dâr-u Ridde ve Dâr-u Zimmet ne demektir?

CEVAP:

İslâm’da ülkelerin hükümleri, durumlarına göre değişmektedir. Bunlar kısaca şöyledir:

1- Dâr-u Adl: Bir hükümdarın başkanlığı, adaleti ve hâkimiyeti dairesinde bulunan herhangi bir İslâm beldesi demektir…

2- Dâr-u Bağy: Asi ve eşkıyaların idaresi ve hâkimiyeti altında bulunan bir İslâm beldesi demektir…

3- Dâr-u Emân: İslâm Ordusu tarafından fetholunup, içinde ehl-i zimmet (yani Müslüman ülkesinde yaşayan gayr-i Müslim vatandaşlar) ikamet ettirilen beldedir ki böyle bir belde İslâm hükümetinin himayesi ve hâkimiyeti altında bulunacağından, dâr-u İslâm’a mülhaktır (katılmıştır)…

4- Dâr-u Harb: Müslümanlarla aralarında barış ve anlaşma bulunmayan gayr-i Müslimlerin hâkimiyeti altında bulunan yerlerdir. Böyle yerlerin gayr-i Müslim ahalisinden her birine “harbî” denilir…

5- Dâr-u İslâm: Müslümanların eli altında ve hâkimiyeti dairesinde bulunan yerlerdir ki, Müslümanlar buralarda emniyet ve eman içinde yaşayarak dînî vazifelerini yerine getirmeye muktedir bulunurlar…

6- Dâr-u Riddet: Mürtedlerden (yani Müslüman olup da İslâm dininden dönenlerden) meydana gelmiş bir taifenin istilâ ederek, hâkimiyetleri altına almış bulundukları yerlerdir…

7- Dâr-u Zimmet: Müslümanların ahd-ü emanını ve himayesini kabul etmiş olan gayr-i Müslimlere mahsus yerlerdir…

Bir vakitler idârî muhtâriyet verilmiş olan bazı eyaletler, bu kabilden olan yerlerdi.

8- Dâr-u Sulh (Muahede): Müslümanların savaşmama ve topraklarının da ahalisinin olması üzere anlaştıkları memleketlerdir…

(İbn-i Âbidîn, Fetevây-i Hindiyye, Hukûk-u İslâmiye Kâmusu, Lübâb fî Şerhi’l-Kitâb, Hidâye, İhtiyâr, Mültekâ/Mevkûfât, Tebyînü’l-Hakâik Şerhu Kenzü’d-Dekâik, İnâye Şerhu’l-Hidâye, Fethu’l Kadîr, Düreru’l Hukkâm Şerhu Ğuraru’l Ahkâm, Bahru-Râik Şerhu Kenzü’d-Dekâik ve Mecmeu’l-Enhur Şerhu Mültekâ’l-Ebhur)