SEKİZİNCİ MENKIBE
(Hz. Pîr’in Abbasi Emîrine Sadakanın Aslını Göstermesi ve Bir Kerameti)
Musullu Şeyh Ebu Abdullah Muhammed b. Şeyh Ebu Abbas Hızır b. Abdullah b. Yahya Hasenî’den rivayetle, dedi ki:
– Babam bana Musul’da iken anlattı:
– Bir gece Bağdat’ta şeyhimiz Şeyh Muhyiddin Abdulkadir (r.a)’ın medresesindeydik. Birden İmam-ı Müstencid Ebu Muzaffer Yusuf -Allah Teâlâ ona rahmet etsin- çıkageldi, selam verdi ve ondan nasihat etmesini istedi. (Nasihati dinledikten sonra) on hizmetçinin taşıdığı on kese parayı (Şeyhin) önüne koydu. (Hz. Pîr):
– Benim ona ihtiyacım yok dedi ve yüz çevirdi. Ancak (Ebu Muzaffer) paraları ona vermek için ısrar etti. Bunun üzerine (Şeyh) onlardan bir keseyi sağına, diğerini de soluna alıp koydu. Eliyle onları sıktı. Onlardan kan aktı. Bunun üzerine:
– Ya Ebu Muzaffer, insanların kanlarını alıp ta bununla benim karşıma gelmekten Allah’tan utanmıyor musun? Dedi. Böyle olunca (Ebu Muzaffer) bayıldı. Şeyh:
– (Hak) Ma’bûdun izzetine (andolsun ki), eğer Rasûlullah (s.a.v) ile akrabalığının hürmeti olmasaydı, kanı bırakırdım da evine kadar akardı, dedi…
(Ravi) dedi ki:
– Sonra onu bir gün yine (Şeyhin) yanında gördüm, ona:
– Kalbimin mutmain olması için kerametlerden bir şey görmek istiyorum, dedi.
– Ne istiyorsun, dedi.
– Gaybden bir elma, dedi. O vakit Irak’ta elma mevsimi de değildi. (Hz. Pîr) elini havaya uzattı, (birde baktım ki) elinde iki tane elma. Bir tanesini ona verdi. Birini de Şeyh (aldı ve) kendi eliyle kırdı. Elmanın (içi) beyazdı ve ondan misk kokusu yayılıyordu. Müstencid (Ebu Muzaffer) de elindeki (elmayı) kırdı. (Baktık ki) içinde kurt var. (Ebu Muzaffer):
– Benim elimde ve senin elinde gördüğüm (elmanın hâli) de nedir? Dedi. (Hz. Pîr):
– Ya Ebu Kasım Muzaffer, bu (elmaya) zulmün eli dokundu, o da kurtlandı, dedi…
(Hulâsatu’l-Mefâhir fî Menâkıbı’ş-Şeyh Abdulkâdir)