OTUZ SEKİZİNCİ MENKIBE
(Hz. Pîr’in Meclisine Meşayihin Büyüklerinin Zâhiren veya Bâtınen Katılması)
Şerif Ebu Abbas Ahmet ve Şeyh Ebu Abdullah Muhammed b. Muhammed Ezherî Hasenî’den rivayetle, -Allah Teâlâ ona rahmet etsin- dedi ki:
– Babam bana haber verip dedi ki:
– Şeyh Muhyiddin Abdulkadir (r.a)’ın meclisine, Irak Meşayihinin en büyükleri, (Irak) ulemasının en güzideleri ve (Irak) müftülerinin en ileri gelenleri geliyordu. (Mesela): Şeyh Bekâ, Şeyh Ebu Said Kaylevî, Şeyh Ali b. Hîtî, Şeyh Ebu Necîb Sühreverdî, Şeyh Ebu Hakem b. Dînâr, Şeyh Mâcid Kürdî, Şeyh Matar, Şeyh Ebu Ya’la Muhammed b. Ferâ, Âs İbn-i Hasan Ali b. Demğânî, İmam Ebu Feth ve diğerleri gibi. Meşayihten ve ileri gelen güzidelerden Bağdat’a (kim) girdi ise (mutlaka) onun meclisinde hazır bulundu. Şeyh Abdurrahman Tafsunci’nin Bağdat’a geldiğini (hiç) duymadım. Fakat o “Tafsunc’ta” defalarca uzun süre sustuktan (sonra) bana (şöyle) derdi:
– Ben Şeyh Abdulkadir’in konuşmasını dinlemek için susuyorum…
Şeyh Adiy b. Müsafir’i ise memleketinde defalarca (şöyle yaparken) gördüm: “Dergâhından çıkıp dağa gider, bastonuyla bir daire çizer, içine girer ve “Şeyh Abdulkadir’in konuşmasını kim dinlemek isterse hemen bu daireye girsin”, derdi. Bunun üzerine ashabının en ileri gelenleri oraya girer ve Şeyh Abdulkadir’in konuşmasını dinlerlerdi. Onlardan bazısı (Şeyh’ten) duyduğunu yazar ve o günün tarihini atardı. (Sonra) Bağdat’a gelir, Şeyh’in o gün söylediklerini Bağdat ehlinin yazdıklarıyla karşılaştırırlardı da (ikisi de) birbirinin aynısı çıkardı. Şeyh Adiy’in daireye girdiği vakit, Şeyh Abdulkadir meclisindekilere: “Şeyh Adiy (diğer tarafa) geçti”, derdi…
(Hulâsatu’l-Mefâhir fî Menâkıbı’ş-Şeyh Abdulkâdir)