YİRMİ ÜÇÜNCÜ MENKIBE
(Hz. Pîr Kaza ve Kaderken Konuşurken Birçok Evliyayı İmtihan Etmiş Bir Yılanın Kucağına Düşmesi)
Şeyh İmam Ahmet b. Salih b. Nafi Cîlî’den rivayetle, dedi ki:
– Ben Şeyh Abdulkadir ile birlikte “Nizamiye” medresesinde iken, Fukaha (fakihler) ve Kâriler (Kur’ân üstadları) toplanıp ona (geldiler). (Şeyh) onlara Kaza ve Kader hakkında konuştu. Onlara konuşma yaparken birden tavandan kucağına kocaman bir yılan düştü. Onun yanında bulunan herkes (yılandan) kaçtı, (Şeyh’ten) başka (kimse) kalmadı. Yılan (Şeyh’in) elbisesinin altına girdi ve bedeninin üzerinde gezindi. Yakasından çıktı ve boynuna dolandı. Buna rağmen (Şeyh) ne konuşmasını kesti ne de oturuşunu değiştirdi. Sonra (yılan) yere indi, (Şeyh’in) huzurunda kuyruğu üzerine kalktı ve (birtakım) sesler çıkardı. Sonra (Şeyh) onunla anlamadığımız bir (dille) konuştu, sonra da (yılan) gitti. Böylece insanlar ona geldiler ve (yılanın) ona ne dediğini, onunda (yılana) ne dediğini sordular. (Şeyh) dedi ki:
– (Yılan) bana:
– Evliyadan birçoğunu imtihan edip (sınadım, fakat) senin sebatın gibisini görmedim, dedi. Ben de ona:
– Sen benim üzerime, ben Kaza ve Kaderden konuşurken düştün. Sen ise Kaza ve Kaderin hareket ettirdiği ve durdurduğu bir kurtçuk değil misin? Ben de işimin sözüme ters düşmemesini istedim, dedim…
(Hulâsatu’l-Mefâhir fî Menâkıbı’ş-Şeyh Abdulkâdir)