عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ: أَنَّ رَسُولَ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ دَعَا فَاطِمَةَ يَومَ الْفَتْحِ فَنَاجَاهَا فَبَكَتْ، ثُمَّ حَدَّثَهَا فَضَحِكَتْ. قَالَتْ: فَلَمَّا تُوُفِّىَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ سَأَلْتُهَا عَنْ بُكَائِهَا وَضَحِكِهَا. قَالَتْ: أَخْبَرَنِى رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَّهُ يَمُوتُ فَبَكَيْتُ، ثُمَّ أَخْبَرَنِى أَنِّى سَيِّدَةُ نِسَاءِ أَهْلِ الْجَنَّةِ إِلَّا مَرْيَمَ ابْنَةَ عِمْرَانَ فَضَحِكْتُ
26.HADİS
Ümmü Seleme (r.anhâ)’dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v), Mekke fethi günü Fâtımâ’yı çağırdı ve onun (kulağına bir şeyler) fısıldadı. Bunun üzerine (Fâtımâ) ağladı. Sonra (ona yine bir şeyler) söyledi, (bu sefer de Fâtımâ) güldü. (Ümmü Seleme) dedi ki: Rasûlullah (s.a.v) vefat edince ona, (bu) ağlamasının ve gülmesinin sebebini sordum. Dedi ki: “Rasûlullah (s.a.v) bana vefat edeceğini haber verdi, (bende) bunun üzerine ağladım. Sonra bana, İmrân’ın kızı Meryem hariç, Cennet ehli kadınlarının hanımefendisi olduğumu haber verdi, bunun üzerine de güldüm…” (Tirmizî, Menâkıb)