عَنْ جَابِرٍ قَالَ: دَعَا رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَلِيًّا يَوْمَ الطَّائِفِ فَانْتَجَاهُ فَقَالَ النَّاسُ: لَقَدْ طَالَ نَجْوَاهُ مَعَ ابْنِ عَمِّهِ. فَقَالَ رَسُولُ اللّٰهِ صَلَّي اللّٰهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَا انْتَجَيْتُهُ وَلٰكِنَّ اللّٰهَ انْتَجَاهُ
15.HADİS
Cabir (r.a.)’dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Taif gününde (Ali’yi Tâif’e göndereceği zaman) Rasûlullah (s.a.v), Ali’yi çağırdı ve onunla baş başa (gizli) konuştu. Bunun üzerine insanlar: “(Rasûlullah’ın), amcasının oğluyla baş başa (gizli) konuşması uzadı” dediler. Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: “Onunla gizli olarak konuşmayı Ben seçmedim; fakat onunla gizli olarak konuş(mamı bana) Allah (emretti)…” (Yani Allah’ın ona gizlice söylememi emrettiği şeyleri tebliğ ettim….) (Tirmizî, Menâkıb)