اَلْحَدِيثُ الثَّانِي
أَخْرَجَ ابْنُ الْمُنْذِرِ وَابْنُ أَبِي حَاتِمٍ وَابْنُ مَرْدَوَيْهٍ ف۪ي تَفَاسِيرِهِمْ وَالطَّبَرَانِيُّ ف۪ي الْمُعْجَمِ الْكَبِيرِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ رَضِيَ اللّٰهُ تَعَالٰي عَنْهُمَا قَالَ: لَمَّا نَزَلَتْ هٰذِهِ الْأٰيَةُ: ﴿قُلْ لَآ أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ أَجْرًا إِلَّا الْمَوَدَّةَ فِي الْقُرْبٰى﴾ قَالُوا: يَا رَسُولَ اللّٰهِ مَنْ قَرَابَتُكَ هٰؤُلَاءِ الَّذِينَ وَجَبَتْ عَلَيْنَا مَوَدَّتُهُمْ؟ قَالَ: عَلِيٌّ وَفَاطِمَةُ وَوَلَدَاهُمَا.
2.HADİS
(İbni’l-Münzir, İbn-i Ebî Hâtim ve İbn-i Merdeveyh tefsirlerinde; Taberânî de Mu’cemu’l-Kebîr’de tahriç etti…)
İbn-i Abbâs (r.anhümâ)’dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: “(Ey Habîbim!) De ki: Ben buna (yaptığım tebliğ vazifesine) mukabil sizden, akrabalık sevgisinden başka bir karşılık istemiyorum”[1] âyeti inince (Sahâbeler): “Yâ Rasûlallah! Sevgileri üzerimize vacip olan bu akrabaların kimlerdir?” dediler. (Rasûlullah): “Ali, Fâtımâ ve onların iki çocuklarıdır” buyurdu…
[1] eş-Şûrâ, 42/23.