SORU: Zekâtımızı kısaca nasıl hesaplarız?
CEVAP:
1- Zekât hesaplanırken ilkönce 2 hane yazılır “borç” hanesi ve “mal varlığı” hanesi… Evvela “borç” hanesine bütün borçlar yazılır ve toplanır… Sonra “mal varlığı” hanesine ise; 1- Alacaklarımız 2- Euro, dolar, TL, altın, gümüşümüz 3- Yatırım amaçlı olan ev, arsa, arazi gibi menkul veya gayrı menkulümüz 4- Ev almak için, hacca gitmek için, bedelli askerlik yapmak için, araba almak için, evlilik için biriktirdiğimiz paralar 5- Fabrika varsa fabrikadaki makineler 6- Dükkân, işyeri, market, galeri, müteahhit, inşaatçı, emlakçı vb işyerlerindeki mallar-sermaye yazılır ve toplanır…
Sonra “borç” hanesindeki toplam, “mal varlığı” hanesindeki toplamdan çıkartılır. Çıkan sonuçta eğer geriye 80,18 gr altın miktarı karşılığı mal kalıyorsa, bu kişiye zekât farzdır ve o zaman borçlar düşüldükten sonra geriye kalan miktarın kırkta biri bir başka deyişle % 2,5’uğu zekât olarak verilir. Sonuçta eğer geriye 80,18 gr altın miktarı karşılığı mal kalmıyorsa, bu kişiye zekât farz değildir…
2- Eğer ilk nisap miktarı olan 80,18 gr’lık kısmın üzerinden 1 kameri sene geçmiş ise bundan sonra elde edilen mal-paranın üzerinden 1 sene geçmesi gerekmez. Sene sonunda elde olanın toplam % 2,5’u zekât olarak verilir. Mesela bir kişinin kirada dükkânları olur, bu dükkânlarından gelen kirayı yemeyip biriktirir ve bu biriken kiralar Ramazan ayında 80,18 gr altın değerine ulaşmış ise, önümüzdeki sene Ramazan ayından 1 ay önce alınmış kiralar da zekâta tabi olup Ramazanda elde olan toplamının % 2,5’u zekât olarak verilir…
3- Zekâta araba ve yazlık ev, bağ evi ve oturulan ev girmez…
4- Zekâtı verecek kişinin bir anda vermesi mümkün değilse taksitlere/aylara bölerek verebilir. Ama en faziletlisi Ramazan ayında vermektir…
5- Zekât farz olan kişiye kurban kesmesi vacip olur, fıtır sadakası vermesi vacip olur, bu kişi zekât alamaz, kendisinin olsun başkasının olsun adak etinden yiyemez yerse yediği kadarını tazmin eder…