SORU: Kıyamet Alametlerinden “Miras kaldığı ve ganimet elde edildiği için sevinilmemesi” hususunu anlatır mısınız?
CEVAP:
Miras Kaldığı ve Ganimet Elde Edildiği İçin Sevinilmemesi… 50 Kadına Bir Kayyımın Düşmesi/50 Kadının İşlerini Görecek/İdare Edecek/Onları Görüp Gözetecek Bir Erkek Düşeceği…
Bu iki durum (yani miras kalıp ganimet elde edildiğine sevinilmemesi ve 50 kadına bir kayyımın düşmesi) Melhametü’l-Kübrâ/Büyük Savaşta vukua gelir. Hatta öyle ki (Melhametü’l-Kübrâ/Büyük Savaşta, savaşın başında) aynı babanın/atanın evladı olanlar birbirlerini sayarlar da 100 kişi olduklarını görürler, (savaşın sonunda) ise onlardan sadece bir kişinin kaldığını görürler. (Keza bu savaşın sonunda) 50 kadın için (sadece) bir kayyım (yani kadınların işlerini görecek/idare edecek/onları görüp gözetecek bir) erkek düşer…
Ebû Dâvûd haricindeki 6 (Sünen) sahibinin Enes (r.a)’dan merfû olarak rivayetlerine göre; “Kıyametin alametlerinden birisi de erkeklerin azalıp kadınların çoğalmasıdır. Öyle ki 50 kadın için (sadece) bir kayyım olur…” Daha önce de geçtiği gibi; “Miras paylaşılmaz ve ganimet elde edildiğinden dolayı da sevinilmez (oluncaya) kadar kıyamet kopmaz…” (Bunu Müslim rivayet etmiştir…)
Tembih:
Kadınların çok olmasının sebebi hususunda şöyle denilmiştir: “(Kadınların erkeklerde ölümü artıran fitnelerin çok olmasıdır. Zira kadınlara nazaran onlar savaş ehlidirler (yani erkekler savaşırlar).” Bu (söylenene) “Melhame” hadisi de delalet etmektedir, çünkü o (hadiste) kadınların çok olması (hususu, Melhametü’l-Kübrâ/Büyük Savaşta) erkeklerin ölümü zikredildikten sonra söylenmiştir. Fakat “Hafız İbn-i Hacer Fethu’l-Bârî isimli eserinde İlim Babında” şöyle demiştir: “Zahir olan/görünen şudur ki; (Kadınların sayısının erkeklere nisbetle çok olması), tek başına bir alamettir başka bir sebepten dolayı değildir. Bilakis Allah (c.c) ahir zamanda doğumlarda erkekleri azaltıp kızları çoğaltmaya kadirdir…”
Dedi ki: “Kadınların (erkeklere nisbetle) çok olmasının “(müstakil bir madde olarak kıyamet) alametlerinden olması” (kavli), “cehaletin ortaya çıkması ve ilmin kaldırılması” (maddesine) uygun düşmektedir. Yani buna göre (“kadınların erkeklere nisbetle çok olması” maddesinin) “ilmin kaldırılması” (maddesinin) zikredildiği yerde zikredilmesi gerekirdi ancak biz burada alakasından dolayı zikrettik…
Sonra Hafız İbn-i Hacer (Fethu’l-Bârî isimli eserinde) şöyle demiştir: ““50” kavliyle bu sayının hakikati de murad edilmiş olabilir, kesretten mecaz da olmuş olabilir…” Bu sözü, Ebû Musa (r.a)’ın (rivayet ettiği) hadis de (geçen); “Bir adamı kendisine 40 kadın tabi olmuş olarak görürsün” kavli de teyit etmektedir…” (Bunu buhârî rivayet etmiştir…)
(el-İşâatü li-Eşrâti’s-Sâati, Müellif; Şerif, Seyyid Muhammed b. Rasûl el-Hüseynî el-Berzencî)