SORU: Ebû Hanife (rh.a) ile Ebû Yusuf ve Muhammed (rh.aleyhima)’nın ihtilaf ettiği 12 mesele ve hükümleri nedir?
CEVAP:
1- Eğer teyemmüm ile (namaz kılan kişi), namazda iken suyu görür ve kullanmaya da gücü yeterse
2- Veya (kişi, mest üzerine) meshederek (namaz kılar) ve (namazda iken) mestinin müddeti biterse
3- Veya (kişi, namaz kılarken) amel-i kalil ile mestlerini çıkarırsa
4- Veya ümmî[1] olan (kimse, namazda iken) bir ayet öğrenirse
5- Veya çıplak olup (namazda iken) bir elbise bulursa
6- Veya îmâ ile (namaz kılarken) rükû ve secde yapmaya gücü yeterse
7- Veya tertip sahibi olup da, (namaz kılarken) kıldığı bu namazdan önce (kılması gereken kaza) namazı olduğunu hatırlarsa
8- Kıraat yapmasını bilen imamın (namazda) abdesti bozulur da yerine ümmî olan bir kimseyi geçirirse
9- Veya sabah namazı esnasında güneş doğarsa
10- Veya Cuma (namazını kılarken) ikindi (namazının) vakti girerse
11- Veya sargı, (alçı gibi yaraları sarmada kullanılan şeylerin) üzerine meshederek (abdest almış ve namazda iken) de iyileşmeden ötürü sargı düşerse
12- Veya istihazeli olup da (namaz kılarken) kanı kesilirse[2]
Ebû Hanife (rh.a)’e göre; (yukarıda sayılan) bu hadiselerin meydana gelmesi son (ka’de de) teşehhüt miktarı oturduktan sonra bile olsa, yine de bu kimselerin namazları batıl olur (bozulur)…
Ebû Yusuf ve Muhammed (rh.aleyhima) ise; “namazın sonunda (ki kâ’de de) teşehhüt miktarı oturduktan sonra (yukarıda sayılan) bu hadiseler meydana gelirse (bu kimselerin) namazları tamam olmuş olur” demişlerdir…
[1] Ümmî; hiç bir ayeti ezbere bilmeyene veya Kur’ân’ın tamamını yahut ekserisini ezbere bilen fakat manayı bozacak şekilde yanlış okuyan kimseye de denilir… (Hâşiyetü İbn-i Âbidîn, İmâmet Bahsi)
[2] Özür kesilirde, namaz kıldığı vakitten sonra da kâmil bir namaz vakti de gelmezse iyileştiği için kesildiği anlaşılır. Yoksa mücerred özrün kesilmesi iyileştiğine delâlet etmez. Zira ikinci vakitte özrü tekrar görünürse namaz sahihtir… (Hâşiyetü İbn-i Âbidîn, İstihlâf Bahsi)