SORU: Dâr-u harb olan bir ülke ne zaman dâr-u İslâm olur?
CEVAP:
Dâr-u harb olan bir ülkenin, dâr-u İslâm memleketi haline gelmesi için yalnız bir şart vardır: O da o yerde Cuma ve Bayram namazlarının kılınması gibi bütün İslâm ahkâmının icra edilmesinden ibarettir. İçinde kâfir olan ahalisi ikamet etse ve İslâm memleketine bitişik bulunmasa da durum böyledir…
Buna göre İslâm orduları, gayr-i Müslimlere ait bir ülkenin herhangi bir beldesini fethederek, içinde Cuma ve Bayram namazı gibi İslâm ahkâmını icraya başlasalar, o belde bir dâr-u İslam’a dönüşmüş olur. Bu hususta bütün Hanefi müctehidleri müttefiktirler…
(İbn-i Âbidîn, Fetevây-i Hindiyye, Hukûk-u İslâmiye Kâmusu, Lübâb fî Şerhi’l-Kitâb, Hidâye, İhtiyâr, Mültekâ/Mevkûfât, Tebyînü’l-Hakâik Şerhu Kenzü’d-Dekâik, İnâye Şerhu’l-Hidâye, Fethu’l Kadîr, Düreru’l Hukkâm Şerhu Ğuraru’l Ahkâm, Bahru-Râik Şerhu Kenzü’d-Dekâik ve Mecmeu’l-Enhur Şerhu Mültekâ’l-Ebhur)
Bu yazı yorumlara kapalı.