OTUZUNCU MENKIBE
(Hz. Pîr’in Bir Hâli ve Kerameti)
Şeyh Ebu Hafs Ömer b. Hasan b. Halil Tîbî’den rivayetle, dedi ki:
- Şeyh Abdulkadir (r.a)’ın meclisinde hazır bulundum. Yüzünün karşısında (hizasında) oturmuştum. Gökyüzünden billurdan bir kandil şeklinde bir şey indi, Şeyhin ağzına yaklaştı, sonra geri döndü ve süratle (gökyüzüne) yükseldi. Böylece üç kez (tekrarlandı). (Bunu görünce) şaşkınlığımdan kendimi tutamadım da insanlara söylemek için (hemen) kalktım. (Şeyh de) hemen bana nida ederek:
– Otur. Meclisler (orada olan bitenler) emanettir, dedi.
(Ravi) dedi ki:
– Böylece oturdum ve O’nun (r.a)’ın vefatından sonraya dek (bu olayı) konuşmadım…
—————————-
Yahya b. Hâc Edîb’den rivayetle, dedi ki:
– Kendi kendime dedim ki: ‘Şeyh Muhyiddin Abdulkadir’in vaaz meclisinde kaç şiir okuduğunu saymak istiyorum.’ (Bunun için) meclise geldiğimde yanımda bir ip getirdim. Her bir şiir okuduğumda elbisemin altından ipliğe bir düğüm attım. İnsanlarında en arkasına (oturmuştum). (Şeyh) aniden (şöyle) deyiverdi:
– Ben çözüyorum, sen ise düğüm atıyorsun…
(Hulâsatu’l-Mefâhir fî Menâkıbı’ş-Şeyh Abdulkâdir)